Bermuda Şeytan Üçgeni tüm dünya tarafından bilinen bir yer. Burasının en önemli özelliği yıllardır bu bölgeden gemilerin ve uçakların bazılarının bir anda ortadan kaybolurken bazılarının da yönlerini şaşırıp kaybolmaları. Bu bölgeye girip şans eseri çıkan pilotların anlattıkları ise hayret verici. Bu bölgeye giren pek çok savaş pilotu bir anda uçağın tüm göstergelerinin deli gibi dönmeye başladığından söz etmekteler. Son derece sisli olan bu bölgede uçağın göstergelerinin doğru şekilde çalışmaması hem uçağın ne tarafa doğru uçtuğunun hem de ne kadar hızla uçtuğunun pilotlar tarafından anlaşılmadığından uçakların bu şekilde de düştükleri tahmin edilmekte.
Atlantik Okyanusu’nda Florida açıklarında bulunan Bermuda Şeytan Üçgeni’nde yaşanan olayların 1000’in üzerinde olduğu tahmin edilmekte. Şimdiye kadar bölgede yapılan pek çok araştırma sonuçsuz kalmış en son 2015 yılında yapılan kapsamlı bir araştırma neticesinde bu bölgede yaşanan garipliklere en mantıklı cevaba da bu şekilde ulaşılmıştır.
Bermuda Şeytan Üçgeni’nde Ne Oluyor?
2011 ile 2015 yılları arasında bu bölgede tam 120 adet sismik araştırma gemisiyle tarihin en büyük araştırması yapıldı. Ortaya çıkan sonuç da insanları şimdiye kadar tatmin eden en iyi cevabın bulunmasına sebep oldu. Buna göre Bermuda Şeytan Üçgeni olarak adlandırılan bölgede okyanusun dibinden çıkan bir gaz keşfedildi. Bu gaz çok farklı zamanlarda çıkabilen bir gazdı. Yani bir volkan patlaması gibi ne zaman meydana geleceği belli olmuyordu. Ortaya çıkan bu gaz sudan ve havadan oldukça hafifti. Bu sebeple çıkar çıkmaz suyun yüzeyine doğru hareket ediyor, suyun yüzeyine geldiğinde de aynı şekilde havaya karışıp havanın üst katmanlarına doğru hareket ediyordu.
Ortaya çıkan bu gaz bazı dönemlerde o kadar çok yoğun oluyordu ki suyun kaldırma kuvvetini bir anda sıfıra indiriyordu. Bu yüzden Bermuda Şeytan Üçgeni olarak bilinen yerde o anda denizin üzerinde ilerlemekte olan bir gemi suyun kaldırma kuvveti kaybolduğu için bir anda boşluğa yani denizin dibine düşüyordu. Aynı şey uçaklar için de geçerliydi. Bilindiği gibi günümüzde var olan bütün motorlar havayı yakarak çalışır. Buna uçak motorları da dahil. Uçak havada uçarken motora yeterli hava gitmediğinden dolayı motorlar bir anda duruyordu. Şanslı olan pilotlar eğer hava olan bir bölgeye ulaşabilirlerse motorlarını tekrar çalıştırabiliyorlardı. Ulaşamayanlar ise düşüyorlardı.
Bu araştırmanın ortaya koyduğu sonuçlar neticesinde son birkaç yılda bu bölgede meydana gelen olaylarda da ciddi bir azalma oldu. Tehlikeli bir doğa olayının meydana geldiği kanıtlanan bu bölgeden geçen uçak ve gemi sayısında bir azalma meydana geldiği de belirtilmekte.
Bu Yazıya Tepkin Ne Oldu ?