Onur Savaşı(Jagten) Film İncelemesi ve Yorumu

Merhabalar değerli arkadaşlar bu yazımda sizlere Onur Savaşı filmi hakkında kendi görüşlerimi ve film incelememi paylaşmak istiyorum.İyi okumalar dilerim.

Öncelikle film 2012 yılı Danimarka ve İsveç yapımı bir filmdir.Oscar’da en iyi yabancı dildeki film ödülüne aday gösterilmiştir.Filmin başrolünde hepimizin Hannibal dizisinden tanıdığı Mads Mikkelsen bulunuyor.Aslında bu adam bu film ile daha çok popülerliğe ulaşması lazımdı ama tam tersi olmuş sanırım.Çünkü film hak ettiği saygıyı görmemiş.Gerçekten izledikten sonra en az 1 oscar ödülü almalıdır diye düşünmüştüm.Fakat yapacak bir şey yok.

NOT=Buradan sonrakiler filmi izleyenler içindir.Filmi izlemeyenler okumasın spoiler olabilir.

Şimdi gelelim biraz daha film hakkında konuşmaya.Film bir adamın, küçük bir kız çocuğu tarafından yalan yanlış iftiraları yüzünden hayatının nasıl kötüye gittiğini ve çevresindeki insanların bu adama bakış açısının nasıl anında değiştiğini anlatıyor.Yani düşünebiliyor musunuz küçücük bir kız çocuğu çevresinden gördüğü ahlaksızlık yüzünden namuslu ve şerefli bir adama iftira atıyor.Ardından adamın çevresindeki herkes bu adama zıt düşüyor ve ortada hiç delil yokken hiç kanıt yokken küçük bir çocuğun lafına inanıyorlar.Adamın ne konuştuğu umurlarında bile olmuyor.

Gerçekten izlerken çok sinir olduğum bir filmdi bu.Yani adam o iftiraya kadar çevresindeki en sevilen kişilerden biriydi fakat bir yalan yüzünden etrafındakiler nasıl da değişti.O kadar yıl en iyi arkadaşısın be adam sen küçük kızının lafına nasıl inanıyorsun.Yok çocuklar yalan söylemezmiş de bilmem ne.Tamamen uydurma.Zaten filmde anlatılmak istenen nokta da bu.

Çocukların ne kadar hayal gücünün geniş olduğu ve etrafında izlediği her şeyi nasıl kafasında yer edindiğini anlatıyor.Farkettiyseniz çocuk bu iğrenç yalanı kendi kafasından uydurmuyor.Filmin ilk başlarında kız çocuğunun abisi kıza kötü kötü(cinsel) fotoğraflar gösteriyor.Haliyle bu da kızın aklında kalıyor ve başroldeki adamımız Mads abimize iftira atıyor.

Burada suç tamamen çocuğun diyemeyiz.Hatta çocuğun hiç suçu yok.Suç kimde arkadaşlar bir düşünün.Bence tamamen ailede bitiyor.

1-) Madem çocuk yalan söyledi ailesi nasıl hemen inandı bu duruma.Yani böyle bir şeyin imkansız olabileceğini nasıl düşünmediler.Burada kesinlikle hata ailede bitiyor.Suç en yakın arkadaşını satan babadadır diyebilirim.

2-) İkinci olarak çocuklara sahip çıkmamız gerekiyor.Ne olursa olsun bu durumların önüne geçmek için küçük yaşlarda yanlarında cinsel şeyler konuşulmamalı ve adam gibi eğitilmelidir.Zaten bu kızın annesi de kızı okula götürmekten sıkılıyordu.Anneye bak kızına bak diyebiliriz.

Filmi izlerken gerçekten Mads abimize çok üzüldüm ve çok sinirlendim.Adam o kadar sabırlı çıktı ki ben yerinde olsam heralde o kasabayı terk ederdim.

Sonuç olarak;

Filmi kesinlikle tavsiye ediyorum arkadaşlar.İmdb’de top 250 de bulunan film izlenmeyi hak ediyor.İzlerken filmle iç içe olacaksınız ve yeri geldiğinde çok sinirleneceksiniz, kendinizi Mads Mikkelsen’ın yerine koyacaksınız ve o hüznü hissedeceksiniz.

Zaten bir film karşıdaki izleyici etkiliyorsa ve filmi izlerken onun duygularını değiştiriyorsa o film 10 numara filmdir.

Benim görüşlerim bu kadar.Peki sizin görüşleriniz nedir yorum kısmından bizlerle paylaşabilirsiniz.Teşekkürler…